Perşembe ve Cuma günkü Avrupa Konseyi toplantısı için hazırlık tartışmasında António Costa, bu zirvede ana temalardan birinin Avrupa Birliği'nin (AB) genişlemesi olacağını söyledi ve Hükümetin bu konudaki tutumunun “oldukça açık” olduğunu belirtti.
Yürütme başkanı, “tüm genişleme süreçlerinin liyakate göre ve Avrupa Komisyonu tarafından yapılan değerlendirmeye uygun olarak değerlendirilmesi gerektiğini” yineledi.
“Avrupa Komisyonu Ukrayna ile müzakerelerin başlatılması için yeni bir adım atılması gerektiğini anlarsa, Portekiz Avrupa Komisyonu'nu takip eder ve Ukrayna'nın Avrupa entegrasyon sürecindeki ilerlemeyi destekleyecektir” dedi.
Ancak başbakan, Ukrayna'nın AB genişleme sürecinin Batı Balkan ülkelerinin adaylıklarından “koparmanın mümkün olmadığını” vurgulayarak, geçen hafta bunun tam olarak merkezi bir tema olduğu Arnavutluk, Kuzey Makedonya ve Karadağ'a resmi bir ziyaret yaptığını hatırlattı.
“Herkes için genişleme süreci açısından ileriye doğru adımlar atmanın gerekli ve mümkün olduğunu anlıyoruz” dedi.
Portekiz, Costa'nın “coğrafi mesafe, tarih ve kültürel nedenlerle” “Batı Balkan ülkelerinin vaftiz babası” olmadığını ve “herkese eşit nesnellikle baktığını” göz önünde bulundurarak, o bölgedeki ülkelerle diyalogda “büyük bir avantaja sahip” olduğunu da sözlerine ekledi.
Bu nedenle, zorlukları belirlemede dürüst ve samimi ortaklar olabiliriz, aynı zamanda bu zorlukların üstesinden gelmek için siyasi, teknik ve mali destek sağlamada da olabiliriz” dedi.
Muhtemelen Cuma günü bitmeyecek olan “uzun ve zor” bir Avrupa Konseyi toplantısını öngören Costa, yine de zirvenin “AB'nin Ukrayna ve Batı Balkan ülkeleri için yarattığı beklentilere taahhüdü” ile sonuçlanacağını umduğunu dile getirdi.
Bunun “siyasi ve ahlaki bir zorunluluktan kaynaklanmasının yanı sıra AB'nin karşı karşıya olduğu jeopolitik zorlukların doğru bir şekilde okunmasından kaynaklanıyor” dedi.