Pedro Machado, “Ülkenin 2024 yılının sonuna kadar [turizmde] 27 milyar gelire ulaşacağını tahmin ettiğini ve 2025 için görünümün %9'luk bir büyüme olacağını tahmin ettiğini biliyoruz. “dedi.
Hükümet yetkilisi, 2035 Turizm Stratejisine adanmış bir konferansın açılış panelinde Aveiro'da konuşuyordu ve burada “Portekiz'in çok fazla turisti olmadığını” ve umutun büyümeye devam edeceğini açıkladı.
Bu büyümenin, nitelikli olması gereken işgücü, şirketlerin dijital geçişi ve ayrıca göçmenlerin eğitimi açısından dikkate alınması gereken zorlukları ve riskleri içerdiğini savundu.
Yaşlanma veya kaynaklar, özellikle su üzerindeki baskı, vurguladığı diğer endişelerdir.
Pedro Machado, turizm “ekosisteminde” kamu ve özel kuruluşlarla birlikte geliştirilen 2035 Turizm Stratejisini oluşturma sürecine atıfta bulunarak, “Dış ortaklardan, yani en önemli oyunculardan da haber almak istiyoruz” dedi.
Panelde konuşurken Bölgesel Koordinasyon ve Kalkınma Komisyonu'na başkanlık eden Isabel Damasceno, turizmin “kalkınma ve bölgesel uyum için temel bir varlık olduğunu” varsaydı.
Sektörü desteklemek için kullanılacak fonlarla ilgili olarak Isabel Damasceno, birleştirme unsuru Bölgesel Turizm İşletmesi olacak farklılaştırılmış destekle, bölümün belediyeler arası topluluklara tahsis edileceğini açıkladı.
Bu Kuruluşun başkanı, Lizbon ve Porto havaalanlarından üretilen turist akışlarının daha adil bir şekilde dağıtılmasını talep ederek en zorlu müdahaleden sorumluydu.
Merkezin yüz belediyesinin çoğunun iç kısımda olduğunu hatırlayarak Raul Almeida, “Havaalanı olmayan tek bölge biziz ve bu akışları bölgeye dağıtmamız gerekiyor” diye şikayet etti.
Merkezin Bölgesel Turizm Kurumu başkanı için, turizmin “büyük kıyılaşmasına” karşı koymak için, Viseu ve Coimbra'dan şehirleri birbirine bağlayan henüz bir otoyol olmadığını göstererek, demiryolu veya karayolu yoluyla erişilebilirliğin iyileştirilmesine odaklanılmalıdır.
Konferansa ev sahipliği yapan Aveiro Odası başkanı Ribau Esteves, belediyesindeki turist evrimine “kültür ve bölgesel koşullar açısından benzersiz bir yer” olarak atıfta bulundu.
Bu bağlamda, Portekiz Kültür Başkenti olarak bahsin “aynı zamanda başarılı bir bölgesel pazarlama operasyonu” olduğunu ve kimliğin, demokratik değerlerin, sürdürülebilirliğin ve teknolojinin cazibe faktörleri olarak önemini savunduğunu söyledi.